"Mescid-i Aksâ'dan Aksâ'nın Çocuklarına Yardım Müzâyedesi", Mescid-i Aksâ'nın kündekâri minberini 2002-2005 yılları arasında aslına uygun şekilde 800 yıl sonra yeniden yapan ekibin başındaki kündekâri ustası Hasan Ercan'ın ve ekiple birlikte çalışan oğlu Abdülvahid Ercan'ın yaklaşık 20 yıldır kendilerine hatıra olarak sakladığı bu parçayı bağışlayarak, satıştan elde edilecek gelirin tamamının Gazze'ye insani yardım göndermek üzere Türkiye Diyanet Vakfı'na bağışlanması amacıyla düzenlenmiştir.
Müzayedemiz 8 Kasım Çarşamba günü fiyat tekliflerine açılarak, 12 Kasım Pazar günü saat 21:00'den itibaren canlı sunumla yapacağımız müzayede ile sonlandırılacaktır. Bu parçanın ustalarımızın tamamen yeniden yaptığı yeni minbere ait bir parça olduğu ve parçanın orijinalliğine ilişkin Hasan Ercan ve Abdülvahid Ercan tarafından imzalanmış olan orijinallik sertifikası da, müzayede sonunda en yüksek peyi vererek eseri satın alacak olan kişi/kuruma eserle birlikte teslim edilecektir.
Amber Sanat Danışmanlık bu organizasyondan herhangi bir bedel talep etmeksizin, yardım organizasyonuna katkıda bulunmak amacıyla, yalnızca satışa aracılık etmektedir. Ödeme süresi müzayede bitiminden sonra 5 (beş) iş günüdür. Açık arttırma sonrası "satış iptali, cayma hakkı, veya alımdan vazgeçme" söz konusu değildir. Müzayede sonunda en yüksek fiyatı teklif ederek eseri satın alan kişi/kurum, satınalma bedelinin tamamını Türkiye Diyanet Vakfı hesaplarına Gazze'ye yardım amacıyla nakden ve def'aten yatıracaktır.
Katılımcıların eserlere pey verebilmek ve "Online Canlı Müzayede"ye katılabilmek için web sitemiz üzerinden üye olmaları gerekmektedir. Eser ile ilgili +90533 732 9959 numaralı telefondan bilgi alabilir, Atatürk Mh. Girne Cd. Tercan İş Mrk. 29/2 Ataşehir-İstanbul adresimizde bulunan galerimizi ziyaret ederek eseri yakından inceleyebilir ve bilgi alabilirsiniz.
Mescid-i Aksâ'nın Minberine Ait Kündekâri Merdiven Küpeşte Tablası
Bir Türk beyi olan Nureddin Zengi tarafından 1168 yılında Türk kündekâri ustalarına yaptırılan ve Selâhaddin Eyyûbi’nin Kudüs’ü 1187 yılında fethetmesi ile fethin bir nişânesi olarak Mescid-i Aksa’da mihrabın sağ tarafına yerleştirilen, Mescid-i Aksâ’nın ahşap kündekâri minberi, 1969 yılında fanatik Yahudilerce yakılarak kullanılamaz hale getirilmişti ve eski minberden geriye hiç bir şey kalmadı.
2000’lerin başında Ürdün yönetimi tarafından biraraya getirilen bilim adamları, akademisyenler ve sanatkârlardan oluşan bir ekip tarafından bu minberin tamamen aslına uygun şekilde yeniden yapılması için çalışmalara başlandı. Ne büyük bir tevâfuktur ki bu sanat şâheseri minberin yerine aynı şekilde bir yenisini yapmak 800 yıl sonra yine Türk kündekâri ustalarına kısmet oldu. Ve bu müthiş eser, kündekâri ustası Hasan Ercan öncülüğünde, Abdülvahid Ercan ve diğer Türk ustalar tarafından orijinali ile birebir aynı ölçülerde ve geleneksel tekniklerle, yapıştırıcı ve çivi kullanmadan, tamamen el işçiliği ile üretilerek, birbirine geçme yaklaşık 16.500 ahşap parçadan oluşacak şekilde yaklaşık 3 yılda tamamlandı ve yapılan bu yeni minber eski minberin olduğu yere yeniden konuldu.
Bu ahşap el oyması kündekâri parça, Hasan Ercan ustanın bu şâheser minberde kullandığı ve o dönemden kendisine bir hatıra olarak yaklaşık 20 yıldır muhafaza ettiği, minberin sol merdiven küpeşte tablasının bir parçasıdır. Eserin, Hasan Ercan ve Abdülvahid Ercan ustalar tarafından imzalanmış olan orijinallik sertifikası da yine müzayede sonunda eseri satın alacak olan kişi/kuruma teslim edilecektir. Mescid-i Aksa’nın aslına uygun şekilde yeni baştan yapılan minberinin, bu değeri parayla ölçülemeyecek kıymetteki parçasının satışından elde edilecek gelirin tamamı, son dönemde Filistin topraklarında ve özellikle Gazze’de yaşanan savaştan ve katliamdan zarar gören tüm Gazze halkına insani yardım olarak bağışlanacaktır. Müzayede sonunda en yüksek fiyatı vererek eseri satın alan kişi/kurum; eserin satış bedelinin tamamını Türkiye Diyanet Vakfı’na Gazze'ye yardım amacıyla bağış olarak yatıracaktır. Bu organizasyon ile, büyük bir soykırıma ve vahşete uğrayan tüm Müslüman Gazzeli kardeşlerimize bir lokma ekmek, bir damla su, bir kutu ilaç gönderebilmeyi ve yaralarına bir nebze olsun merhem olabilmeyi diliyoruz. Gayret bizden, tevfik Allahtan’dır…